Karışılıksız olduğu müddetçe hiç bir anlam ifade etmemekle birlikte ; bu karşıklıksız olma durumunu "Neden?" diyerek sorgulayabilmemiz de mümkün değildir.

Uzun zamandır sözlüğe giriş yapmıyordum ve şuan sırf bu entryi girebilmek adına giriş yaptım. Hani bazı filmler vardır uzun uzun anlatmazsınız ''sadece izle ve gör'' dersiniz ya işte bu film o kategoriye girecek bir film. Sinemaya para vermeyi seven birisi olmayıp çok nadiren sinemaya gitmeme rağmen iyi ki bu filme gitmişim diyorum. Arkadaşlar, standart bir komedi filmini cep telefonunuzun ekranından izleseniz de olur ama böylesine emek harcanmış ve görsel açıdan bildiğimiz ana akım Türk sinemasından çok daha ötesini sunan bir filmin sinema salonunda izlenmesinin ; yapımda emeği geçen ekibin bize sunmak istedikleri sanat eserinin tam olarak amacına ulaşabilmesi için oldukça önemli olduğu kanaatindeyim.

Henüz görmemiş olanlar için :

https://www.youtube.com/c.../UC22WL8RF62aSDI5c_FWXXow

Yerli yapım örnek videolar için :

https://www.youtube.com/watch?v=ypsjBCELMV4

https://www.youtube.com/watch?v=-qzEfQFKss0

https://www.youtube.com/watch?v=mfGbhp5JvWc

görsel
sol framede sonraki sayfalara geçmeye çalışırken karşılaştığım ekran.

Edit: mobil sitede herhangi bir sorun söz konusu değil.

Hey yavrum hey

(bkz: once upon a time)

ilk çıktığı zamanlar gerçekten eğlenceli ve nezih sayılabilirdi çünkü o zamanlar; bir chat odası tarzında değildi bu platform, kişiler c2 adreslerini twitter yada facebook sayfalarinda paylaşip zaten az buçuk tanıdıkları kişilerle konuşuyorlardi ve çoğu anonim sohbetin sonunda kim olduğunu açıklıyordu . Sonra ne mi oldu ?

-anonim konuşabilmek için üye olma zorunluluğu getirildi ki bu şekilde anonimlerede bir kimlik verildi ve onlarada başka anonimlerin yazabilmesinin yolu açıldı

-önceleri yaş aralığı 17-22 araliginda değişirken şimdileri 13-38 oldu ( bunlar shuffle' dan hatırlardığım en uç rakamlar daha düşükleri ve yüksekleride olabilir)

- fotoğraf , ses ve video paylaşim seçeneği geldi: bence en büyük hata burada oldu çünkü oldukça yüksek oranlarda abaza nüfüsüna sahip bir site ayrica yukarıda bahsettiğim yaş aralağıda açılınca , kötü niyetli insanlar için ciddi manada haraket imkanı sağlayabilecek bir yapıya sahip olmuş oldu c2. Oysa ki foto ses ve video gönderme özelliği yokken daha nezih bir çizgisi vardı.

görsel

Hollywood filmlerinde , en zor ve çaresiz anlarda bile , başkahramanin bir mimiği yahut bir kac sözcügü tebessüm ettirebilir ya hani , işte bu filmlde bu tarz sahneler vardi ve genel olarak Türk filmleri arasindan siyrilacak bir yapiya sahipti

Önemli bir soru : isid/deas'in köye girmeden önce bizim askerlerimizin kendi arasinda sohbet ettikleri bir sahne vardi , o sahnede arka fonda çalan müziğin adı nedir ? Bilen varsa lütfen mesaj atabilir mi ?

Buldum : Selda Bağcan - Ayrılık

Vizyontele'yi ilk defa , karanlık bir odada 36 ekran televizyondan izlerken "keşke" demiştim ; bu filmi vizyondeyken sinemada izleyebilseydim. Bu gün bir başka filmi izlemek için gittiğim sinema salonunda Ekşi Elmalar'ın afişini gördüm ve o keşke'm aklıma geldi ve bilet aldım.

Film gayet güzeldi, kimi zaman güldürdü kimi zaman hüzünlendirdi, bence tek aksayan nokta ; sanal olarak oluşturulmuş dağ görüntüleriydi.

Not: Saçma sapan belden aşağı güldürü unsurlarının yahut salt aşk temasının işlendiği filmler hariç olmak üzere yerli sinemamızı desteklenmesi ve küçük görülmemesi kanaatindeyim./

Bu kavram tek başına anlam ifade etsede öncesi ve sonrasıda bir o kadar önemlidir bence, şöyle ki ;

ilk etapta kurallardan habersizsinizdir ve bodozlama olarak oyunun içerisinde bulursunuz kendizi ya kazanırsınız yada kaybedersiniz bu şansınıza bağlıdır fakat sonrasında elbet duvara toslarsınız , sonra farkedersiniz ki "oyunu kurallarına göre oynamak gerekiyor" bu seferde kurallara uyarak devam edersiniz ama herkesin sabrı ve gücü bu aşamaya yetmeyebilir, kimileri kuralları öğrenemeden "oyundan çekilmek" zorunda hisseder kendini.

Medya, medya ve yine medya pompalamasının artık zihinlerden taştığının göstergesidir.

Bide dışarıdaki sevgilileri ayıplayıp tv de büyük bir keyifle bu tarz ilişkileri izleyen ve izleten kitle vardır, işte onlar büyük çoğunluktalar.

Çok samimice söylüyorum boş işler bunlar, her insan bir ülkeyse, bu tarz amaçlar, senin ülkenin (yani senin) kalkınmanın önündeki engellerdir.

Lisedeyken hiç ayrılmayacaklarını düşündüğüm çiftler ayrıldılar, son sınıfta ise hiç alaka kuramayacağım insanlar çift oldular sonuç : yok, farklı Üniversiteler ve kopan ilişkiler, zaten belli bir süre sonra, biri olsun ama ömürlük olsun diyor insan, ve lisede kurulacak bir sevgili ilişkisinin ömürlük olma olasılığı %2 dir ancak.

iyi insanlarla iyi arkadaşlık ilişkiler kur, ömürlük dostlukların olsun, unutma : dostların her zaman için sevgilinden daha önemlidir.

http://www.mynet.com/my/o...donna-film-oluyor-1034078

Senaryolaştırılan diğer edebi eserleri göz önüne alınca sinema sektörümüz Sabahattin Ali'nin kemiklerini sızlatacaktır bence.

Üst entrylerde de bahsedilmiştir ama yinede söyleyim " konuşmak" cidden.

Üstelik boş konuşulmuşsa eğer insan bundan sonraki süreçte derin filozofik düşüncelere dalabiliyor, ama yinede çözemiyor kendisini çoğu zaman ve yine yapıyor aynı hatayı.

Gün gelir de bir gün hacklenir yada kapanırsa modern insanın hayatında ciddi bir boşluk oluşur kanaatindeyim, çünkü standart bir internet kullanıcısının hayatı, google, facebook, twitter, youtube güzergahında ilerlediği ve facebookun dünyada ve Türkiye'de ciddi bir ağırlığının olduğu bir gerçek.

Ve bu msn gibi birşey değil ki, hayatımızın tamamını paylaşıyoruz neredeyse.

Öyle bir ağ ki, twitter, youtube, instagram, WhatsApp ve google gibi tüm ağları kapatsanız facebook bunların hepsini tek başına çok rahat bir biçimde karşılayabilir.

Ayrıca tüm bilgilerimiz burada, düşüncelerimiz, yönelimlerimiz, stalklamalarımız, bir nevi hayatımızın kaydedilmiş doyası.

Çok dağınık oldu ama : hacklenmesinden endişe duymayın, çünkü

Zaten mevcut sistemde de bilgilerimizi çalıyorlar, tek fark bunu sizin gözünüze sormuyorlar ve sizi tehdit etmeden eğlendiriyorlar

Ama ne zamana kadar?

Sürekli mutlu olmak nedir?
Bize yapılan bir dayatmadır
Kapitalizmin kazanç kaynağıdır
Sürekli mutlu olmalısın
Nasıl mutlu olabilirim,?
Sürekli harcayarak, hiç durmadan, harcadıkça mutlu olursun

Kimse sürekli mutlu olmak zorunda değildir, ara sıra nötr olarakta gezebilmeli insan, ne mutlu ne üzgün, bizler robot değiliz ki!

görsel

görsel

görsel